ÖĞRENCİ ÜYE KURULTAYI 2019
TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI
2019 ÖĞRENCİ ÜYE KURULTAYI SONUÇ BİLDİRİSİ
2019 Öğrenci Üye Kurultayı, "Eğitim Sorunları ve Öğrenci Üye Örgütlülüğü" temasıyla 9 Mart 2019 tarihinde Ankara’da TMMOB Teoman Öztürk Öğrenci Evi’nde gerçekleştirilmiştir. Şubelerimizde kurultay başlıklarına yönelik olarak yapılan yerel kurultaylarda ortaya çıkan görüşler; öğrenci üye örgütlülüğünün, ülkemizdeki mühendislik eğitiminin, üniversitelerde yaşanan sorunlara yönelik çözüm önerilerinin ve meslek alanlarımıza ilişkin gelişmelerin tartışıldığı Öğrenci Üye Kurultayı’na taşınmıştır. Kurultaya 18 Şube ve 45 üniversiteden, MMO Öğrenci Üye Yönetmeliğine göre Oda’ya üye olan 19 bin 632 öğrenci üyeyi temsilen 160 delege katılmıştır. Kurultayda gerçekleştirilen sunumlar ve forumlarda yapılan tartışmalar sonucunda görüşler ortaklaştırılarak kamuoyuna duyurulmak üzere bu sonuç bildirisi oluşturulmuştur.
AKP iktidarı döneminde üniversitelerin sermayeye açılması ve ticarileştirilmesi hızlanmıştır. Üniversitelilerin beslenme, ulaşım, barınma, sağlık gibi temel ihtiyaçlarına ulaşması, var olan ekonomik krizin ve uygulanan politikaların etkisiyle gün geçtikçe zorlaşmaktadır.
Geçmişte her ile bir üniversite söylemi ile yola çıkan siyasi iktidar, kendi çıkarları için bir gecede açtığı üniversitelere ek olarak, var olan köklü üniversiteleri bölerek, üniversiteleri plansız, karmaşık ve bilim kurumu olmaktan uzak bir yapıya yöneltmektedir. Mevcut üniversitelerin durumlarını iyileştirmek ve bu üniversitelerin durumlarını eşitlemekten uzak politikalar ülkeyi üniversite hurdalığına çevirmektedir. Gerekli laboratuvar koşulları ve altyapı sağlanamaması sonucu öğrenciler ihtiyaçları olan pratik bilgiye sahip olamamaktadır. Bu olumsuzluklar istihdam sürecinde hem mezunların birçok problem yaşamasına neden olmakta hem de kamusal bir hizmet olan mühendisliğin niteliğinde düşüş gibi ciddi sıkıntılar yaratmaktadır.
Mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı eğitiminde artırılan kontenjanlar ve planlama anlayışının olmaması, çok sayıda mezunun işsizlikle karşı karşıya kalmasına yol açtığı gibi mesleki kimlik erozyonu da yaratmaktadır. Mühendislik eğitiminin tamamlanması için zorunlu olan stajlarla ve bazı üniversitelerde yine zorunlu olan intern mühendislik, işyeri eğitimi vb. adlar altında öğrencilerin emekleri sömürülmektedir. Aynı zamanda bu uygulamalar sırasında verilmesi zorunlu olan ücretleri ve yapılması zorunlu sigortaları karşılanmamakta ve bu duruma itiraz etmek isteyen öğrenciler, stajlarının yakılmasıyla tehdit edilmektedir. Bu kıskaçta sıkışan mühendis adaylarına öğrencilik yaşamlarından başlamak üzere rekabet ve kariyerizm bir kurtuluş yolu olarak sunulmaktadır. Bu durum sınıfsal konumunun farkında olan ve halkın yararına üretim yapan mühendisler olmamızı zorlaştırsa da biz MMO Öğrenci Üye Örgütlülüğü olarak bunun için mücadele etmekte kararlıyız.
Üniversitelerin kâr elde edilecek kurumlar olarak görülmesini, öğrencilerin müşteri ve bilginin meta haline dönüştürülmesini amaçlayan yaklaşımları onaylamıyor ve doğru bulmuyoruz.
AKP iktidarı süresince üniversiteler ve üniversiteliler üzerindeki baskı sürekli artmıştır. Binlerce öğrenci fişlenmiş, haklarında çeşitli soruşturmalar açılmış ve bunların sonucunda çeşitli cezalar almıştır. Yine binlerce öğrenci polis operasyonları sonucunda tutuklanmış veya gözaltına alınmıştır. Üniversitelerdeki baskı öğrencilerle sınırlı kalmamış, ilerici akademisyenlerin görevlerine son verilmiş ve üniversitelerle bağları kesilmiştir.
Siyasi iktidarın üniversitelerdeki kadrolaşma politikası artık akıl almaz bir düzeye ulaşmıştır. Akademisyenler, yeterliliklerine bakılmadan, kişiye özel kadrolar açılarak atanmakta, hatta aile boyu atamalar yapılmaktadır.
Ancak bu durumun alternatifi mümkündür. Örgütlenmiş bir toplum yapısı içerisinde sorgulayan, düşünen, düşündüklerini eyleme dönüştürebilen, birlikte üretebilen, bunların yanında özgürlüğü doğru tanımlayan, toplumsal özgürleşmeyi savunan bir gençlik mümkündür. Bu gençlik özerk, demokratik, bilimsel bir üniversite eğitiminin savunucusu ve aynı zamanda başka bir dünya yaklaşımının da taşıyıcısı olacaktır. Bu nedenlerden dolayı Öğrenci Üye statüsüyle Odamıza üye olunması, biz gençler için önemli bir olanak olarak görülmektedir. Bu örgütlülüğün daha da geliştirilmesi için şubelerde ve üniversitelerde daha fazla mesleki, sosyal, kültürel faaliyetler ve örgütlü bir yaşam benimsenerek düzenli biçimde öğrenci komisyonlarının faaliyetlerinin devam etmesini önemsiyoruz.
Üniversite öğrencisi olan bizler, kurultayda ortaya çıkan fikirlerin ülkenin üreten, sanayileşen, demokratikleşen, özgürleşen ve hakça bölüşen bir ülke olması yolunda yürütülen mücadelelere katkılar sunacağı inancındayız. Birinci dereceden tanıdığımız ve mağduru olduğumuz çarpık eğitim sistemine, YÖK karanlığına, anti-demokratik uygulamalara, teknik altyapıdan yoksun eğitim koşullarına karşı örgütlenerek ve paylaşarak mücadelemizi sürdüreceğiz.
Tüm bu belirlemeler sonrasında taleplerimiz aşağıdaki gibidir:
-
Nitelikli ve iyi eğitim alabilmek yurttaşlık hakkımızdır. Eğitim her aşamada eşit, parasız, bilimsel, demokratik ve laik olmalıdır. Akademilerden uzaklaştırılan ilerici akademisyenler görevlerine iade edilmelidir. Eğitim hizmeti kamusallaştırılmalıdır. Genel bütçeden eğitime aktarılan pay yeterli seviyeye getirilmeli ve üniversite bütçelerinde bilimsel araştırmalara ayrılan pay artırılmalıdır.
-
SGK tarafından tek taraflı olarak feshedilen Mühendis Mimar Şehir Plancısı asgari ücret protokolü tekrar imzalanmalıdır.
-
Üniversitelerde toplumsal gereksinimleri, üretimi, istihdamı ve yaşam boyu eğitimi, ülkenin bilim ve teknoloji yeterliliğinin güçlendirilmesini temel alan eğitim politikaları yaşama geçirilmelidir. Sorgulayan, özgür düşünen ve bilimsel olarak gelişen bir üniversite kimliği için ezberci ve baskıcı eğitimden vazgeçilmelidir.
-
Ezberci eğitim yerine öğrenmek, verileri kabul etmek yerine araştırma yeteneğini geliştirmek, teknik eğitim yanında sosyal ve kültürel eğitimleri de tamamlamak, eğitimde sorgulayan, düşünen, dayanışma duygusuna sahip, bilimsel kriterleri önemseyen, aydınlanmış öğrencilerin yetişmesi en temel amaç olmalıdır.
-
Özelleştirmelerden vazgeçilmeli, sermaye çevrelerine üniversitelerin hiçbir organında yer verilmemeli, bilimi sermayenin tekeline sunan ve öğrencilerin ucuz işgücü olarak sömürüldüğü teknopark, teknokent gibi uygulamalar son bulmalıdır.
-
Tüm sağlık hizmetleri yaygınlaştırılmalı ve öğrencilerin bu hizmetlerden ücretsiz faydalanmaları sağlanmalıdır. Üniversite bünyelerinde bulunan medikolar kapatılmamalıdır.
-
Barınma hakkı sosyal devletin en önemli görevlerindendir. Devlet, üniversiteler için yeni yurtlar inşa etmeli ve var olan yurtların şartlarını iyileştirmelidir. Yurtlardaki tüm hizmetler öğrencilere ücretsiz olarak sunulmalıdır.
-
Öğrenci Komisyonları TMMOB’nin ve MMO’ nun gelenek ve ilkelerine sahip çıkarak, sürece göre örgütlenen değil, kendisinin süreci örgütlediği bir yöntem ile çalışmalıdır.
-
MMO öğrenci örgütlülüğünün üniversitelerde geliştirilmesi için daha fazla mesleki, kültürel ve sosyal etkinlikler düzenlenmelidir. Oda’nın akademisyenlerle organik diyaloglar kurarak öğrenci üye örgütlülüğünün üniversitelerde yaygınlaştırılması sağlanmalıdır.
-
Toplumdaki cinsiyet eşitsizliği sürdükçe meslek alanlarımızdaki eşitsizlikler son bulmayacaktır. Bu bilinçle hem toplumsal alanda hem de meslek alanlarımızda sesimizi çoğaltmak adına örgütlü mücadelemizi güçlendirici çalışmalar örmeliyiz. TMMOB bünyesinde yer alan kadın komisyonları bu çalışmaların öncüsü olmalıdır.
-
TMMOB ve bağlı Odalarının, üniversitelerdeki mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı meslek dallarında, lisans ve yüksek lisans öğreniminin, eğitim programlarının oluşturulması, kontenjanlarının belirlenmesi ve yeni fakülte ve bölümlerinin açılması süreçlerinde görüşü ve onayı alınmalıdır. Altyapısı ve imkânları yetersiz üniversiteler açılmamalıdır
-
Uygulama, mühendislik eğitiminin vazgeçilmez bir parçasıdır. Teorik bilgiler laboratuvar uygulamaları ile desteklenmelidir.
-
Stajyer alan firmalar üniversiteler tarafından denetlenmeli, stajyerlere mesleki bilgilerin aktarılması sağlanmalıdır. Stajyerlerin emeğinin karşılığı olan ücretleri güvence altına alınmalıdır.
-
Üniversitelerde eğitim gören engelli öğrencilerin kampüslerde, fakültelerde hayatlarını kolaylaştırmak için hala çalışma yapılmamaktadır. Okullara ulaşım sağlayan otobüsler, yollar, tuvaletler, yurtlar, fakülteler engelli öğrencilerin eğitimlerini tamamlayabilmeleri için düzenlenmelidir.
-
Uygun nitelikte ve sayıda öğretim üyesi yetiştirilmeli, öğretim üyelerinin eğitim dışında ticari faaliyette bulunması ve AR-GE laboratuvarlarında ve teknokentlerde sermaye çıkarlarına göre üretim yapması engellenmeli, eğitim hizmetini üreten öğretim üyelerinin ekonomik, sosyal ve mesleki sorunları çözülmeli, üniversitelerdeki siyasi kadrolaşma durdurulmalı, öğretim üyeliği mesleği saygın hale getirilmelidir.
-
Üniversitelerde kariyer odaklı kurslar, sertifikalar vb. uygulamalar yerine toplum odaklı bilimsel çalışmalar yapılmalı ve eğitimler verilmelidir.
-
Eğitim problemlerinin giderilmesi için bireylerin eğitim sürecinde tarafsız, nitelikli ve özgür bir eğitim sistemiyle kendini daha iyi bir biçimde tanımlayabilmelidir. Üniversiteler üzerindeki baskı kaldırılmalı; üniversiteler her türlü düşüncenin dile getirildiği özgür ve özerk kurumlar haline getirilmelidir. Üniversite öğrencileri üzerindeki polis ve soruşturma baskısı son bulmalı ve tutuklu öğrenciler serbest bırakılmalıdır.
-
YÖK’ün baskıcı, piyasacı, gerici niteliği AKP ile birlikte derinleşmiştir. Demokratik eğitim ve özerk bir üniversite için YÖK kapatılmalıdır.
-
Üniversitelerde söz ve karar hakkı üniversitelerin üç ana unsuru olan öğretim üyeleri, üniversite emekçileri ve öğrencilerde olmalıdır. Sermaye çevreleri ve siyasi iktidara üniversitenin hiçbir organında yer verilmemelidir. Üniversite organlarının oluşumu, üniversite bileşenlerinin dengeli ve eşit katılımını sağlayacak biçimde düzenlenmelidir. Üniversite içinde alınacak kararlar, tüm üniversite bileşenlerinin içerisinde olduğu mecralarda alınmalıdır.
-
İnsan yaşamı ve doğal dengenin korunmasına yönelik TMMOB ve bağlı Odaların görüşleri ve çalışmaları dikkate alınarak uygulamaya geçirilmeli, halk sağlığını tehdit eden, rant için yapılan gereksiz ihaleler derhal durdurulmalıdır.
-
Ülkemizde farklı görüşlerin ve halkların bir arada yaşama hakkı Anayasal güvence altına alınmalıdır. Irkçılığın ve gericiliğin pompalandığı toplumumuzda, ayrımcı politikalara son verilmeli, zorunlu din dersleri kaldırılmalı, her yurttaşa ana dilde eğitim hakkı tanınmalı, savaşa ve silahlanmaya ayrılan bütçe eğitim, sağlık, bilim ve tekniğe ayrılmalıdır.
-
Anayasal bir meslek örgütü olan TMMOB’ye yapılan baskılar üniversitelerimizde de öğrenci komisyonlarımızın faaliyetlerini kısıtlamakta ve hatta bazı üniversitelerimizde doğrudan engellenmektedir. Tüm meşruluğuna rağmen MMO’nun üniversitelerde çalışmalarının engellenmesini ve kısıtlanmasını kabul etmiyoruz.
Bu talep ve kararlar, bilimsel, laik, özerk, demokratik üniversite ve özgürlük mücadelemizin altyapısını oluşturmak açısından önemlidir. Bu temelin pekiştirilmesi ve bugün tartışılan konuların pratik bir sürece evrilmesi MMO Öğrenci Üye Örgütlülüğünün görevidir.
Aldığımız kararları hayata geçirmek amacıyla tüm üniversitelerde çalışmalarımızı artıracağımızı ve aydınlık bir gelecek için mücadeleye devam edeceğimizi kamuoyuna duyururuz.
Bu yolda kutup yıldızımız Teoman Öztürk’ün sözleridir:
“Yüreğimizdeki insan sevgisini ve yurtseverliği, baskı ve zulüm yöntemlerinin söküp atamayacağının bilinci içinde, bilimi ve tekniği emperyalizmin ve sömürgenlerin değil, emekçi halkımızın hizmetine sunmak için her çabayı güçlendirerek sürdürme yolunda inançlı ve kararlıyız..."
YAŞASIN GELECEĞİNE SAHİP ÇIKAN MÜHENDİSLER!
YAŞASIN ÜRETEN, SANAYİLEŞEN VE DEMOKRATİKLEŞEN TÜRKİYE MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN TMMOB, YAŞASIN MMO, YAŞASIN ÖĞRENCİ ÜYE ÖRGÜTLÜLÜĞÜMÜZ!